GASTRONOMİ adına görülen en büyük problemler
Aaahh Merve ah dediğinizi duydum hiç inkar etmeyin. Haksız da sayılmazsınız aslında. Ben de bu soruya, cevaptan önce ilk olarak Ahh ah diyen kesimdeyim. Bizim derdimiz bitmiyor, ha bitmesi için uğraşıyor muyuz orası da bilinmez. Çünkü dert neredeyse çözümde oradadır. Geçenlerde instagram üzerinden sizlere bu başlıktaki soruyu sormuştum ve cevaplamanızı istemiştim. Beni kırmayıp cevaplayan herkese çok teşekkür ederim. Hepsini tek tek okudum. Ne sorusu ya biz ilk defa görüyoruz diyenler varsa onlarda şu an dursun ve kafasından cevaplasın istiyorum. Daha sonra okumaya devam etsin :) Bana en çok gelen cevapları derleyip onlar üzerinde konuşmayı planlıyorum. Bakalım en çok nelerden şikayetçiymişiz.
1-) Gastronominin 'kelime' olarak yeterince bilinmemesi.
Ney o ? mide şeysi miydi ? ha mide ile ilgili bölüm. Ooo tıp mı okuyorsun ? gast.. neeyy? vıdıvıdıvıdıvıdıııdrfrj daha devam ediyor böyle. Geçenlerde ilk defa şey duydum ya; Adamın biri yaklaştı ve dedi ki '' gazla ilgili bir bölüm mü '' ? Sanırım daha fazla yazmaya devam edemeyeceğim:(
Bu en büyük sorun evet. Dahası da var sizler biliyorsunuz zaten söylememe gerek yok. Burada suçlu kim diye sormayacağım çünkü suçlu aramıyorum. Suçlu varsa da hepimiziz. Ben de bu bölümü anne karnında öğrenmedim çünkü. Adını ilk duyduğumda o neymiş ya diye tepki verdiğimi söyleyebilirim :D Ama bir fark var işte orada. Araştırmak ! Gittim ve araştırdım. Sordum. Öğrendim. Toplumca en büyük sıkıntımız da bu değil mi zaten ? Armut piş ağzıma düş mantığı ile yaşıyoruz. Araştırmak çok büyük külfet bizlere. Unutmayın , Soru, cevaptan önce gelir. Soracaksın ki cevap bulasın...
2-) Sürekli olumsuzluklar-sıkıntılar üzerinde durulması
Ya abi geç saatlere kadar çalışmak mı olur ya? Bayramda bile ailemin yanında değilim, Çalışma ortamım çok sıcak, off elimi kestim, bıktım soğan soymaktan, bıktım temizlik yapmaktan diyeeee uzayan bir liste. Pardon da önce rahatsız olduğum bir konudan bahsetmek istiyorum. Gastronominin sürekli olarak sadece soğan ve patates ile bağdaştırılmasını anlamıyorum. Böyle düşünen varsa da bir zahmet gastronomiyi sadece kelime olarak bir araştırsın. Sadece kelime olarak diyorum bakın ! YEME-İÇME SANATI olarak geçen bir sanat olayına sen sadece soğan olarak bakamazsın. Gastronomi ucu bucağı olmayan farklı dallara ayrılan bir bölüm. Hadi onu da geçtim, benim sadece soğan ve patates soymayı bile çok seven arkadaşlarım var. Bu işi bile gerçekten seven insanlar var evet. Ama gel gör ki bizler olumlu şeylerden kaçıp nerede kötü bir şey var ona odaklanıyoruz ya hani, doğal olarak bu olaya da böyle bakarız tabiki. Ve unutmayın arkadaşlar, hayatını bu şikayetler üzerine kuran insanlar işlerini sevmeyen insanlar. Başkalarının fikirleri sizin de fikirleriniz olmak zorunda değil. İşinizi sevin. Ya da sevdiğiniz işi yapın. ikisini de yapamıyorsanız da 'susun' bir zahmet.
3-)Kadın erkek ayrımı
Şu olayı konuşmak bana gerçekten çok saçma geliyor. Yani şuan buraya bunu açıklamak için bir şeyler yazıyor olmam gerçekten çok saçma. Kadın erkek nerede ayrılır biliyor musunuz? (mesleki olarak cevaplayacağım) Mesela mutfağa mal taşınacaktır, erkekler ağırlık olarak daha fazlasını kaldırabilecek güçte oldukları için kadına nazaran daha fazla iş yapıyor olarak görülürler. Aslında burada eşitsizlik yok. Nasıl örnek vereyim, mesela elinde yarım kiloluk ve 5 kiloluk poşet var diyelim ve yanında da 5 yaşında çocuk var. Hangi poşeti ona verirsin? Yarım kilo olanı değil mi ? Çünkü onun gücü onu kaldırabilecek kadar seninki ise 5 kilo kaldırabilecek kadar. Sen burada çocuğa güçsüz diyebilir misin ? Hayır. Olay tam da bunun gibi aslında. Bu, kadını kimsenin gözünde güçsüz yapmaz yapamaz. Kadının olmadığı bir dünyayı geçtim, dakika bile düşünemiyorum. HZ. Muhammedin sözü ile bunu noktalamak istiyorum. ''Kadınlara sahip çıkınız. Onlar size Allahın emanetidir'' (veda hutbesinden) Teşekkürler.
4-Eğitimsiz akademisyenler
Jenga oyununu bilmeyeniniz yoktur değil mi ? Çok zevkli, heyecanlı, bir o kadar da riskli bir oyundur. Eğer yanlış taşı çekersen o kadar emek verip üst üste dizdiğin o taşlar bir anda yerle bir olur çünkü. Ne alaka şimdi konumuzla diyorsunuz değil mi? Eğitimsiz eğitmenler de aynı jenga daki gibi yanlış çekilen bir taş sonucu bütün emeklerin çöpe gitmesidir. Öğrenmeyi ilk olarak ailemizden sonra da öğretmenlerimizden öğreniyoruz ve bu şekilde hayatımız devam ediyor. Her şey harika giderken bir şey bildiğini sanan sözde eğitimci çıkıyor karşınıza her şeyi alt üst ediyor. Onlar yüzünden okuldan soğuyan mı dersiniz, meslekten soğuyan mı dersiniz, doğru bilgiler adı altında saçma sapan şeyler öğrenen mi dersiniz ne ararsan var. Başka bölümlere bir şey diyemem ama Gastronomi adı altında eğitim verecek olan tüm adaylardan belli bir süre tecrübe istenmesi gerektiğinden yanayım. Matematik türkçe yapabilen herkes eğitimci olmasın lütfen ! Bu meslek tecrübeyle harmanlanmış bilgiyi daha çok sever. Unutmayalım.
5-)Hijyen
Mesleğin içine girdikten sonra dışarıdan yemek yemekten eskisine göre çok daha tiksinen bir insan oldum. Annem zaten yıllardır söylüyordu ama açıkcası pek umursamıyordum :D Evet anneciğim dibine kadar haklıymışsın. Bu kızın neler gördü otel, restoran, cafe mutfaklarında... Bu iş böyle devam etmez arkadaşlar. Ya dışarısı çok pis hep evde yapalım diyemiyor insan her zaman. Biz taze adaylar varya hani, yeni nesil aşçılar yani. İşte biz bu işe el atacağız. Bir söz var ya ' Herkes evinin önünü temizlese sokaklar tertemiz olur ' diye. Hııh işte felsefemiz bu olacak. Of bu meslekte hiç hijyen temizlik sanitasyon yok yaa diye dövüneceğimize önce kendi tezgahımızı, kendi dolabımızı temizlemekle başlayacağız işe. Önce kendime sonra da size güveniyorum. Tertemiz bir gıda sektörü için el ele tutuşuyoruz :) Hadi hayırlı olsun
6-) Pazarlama sorunu (reklamlar)
Bu bahsettiğim şey kısaca ' sağlıksız gıdaların sağlıklı bir şekildeymiş gibi gözümüze sokulması ' Bunu yapan kim peki ? Tabiki de TV , tabiki de Reklamlar... O hamburgerleri, şekerleri, çikolataları, tatlıları nasıl altın tepside sunduklarını hepimiz biliyoruz. O kadar zararlı şeyleri nasıl oluyorda aldırtıyorlar bizlere ama. Büyük başarı. Gerçekten büyük başarı. Önce onları tebrik eder sonra da elimin tersi ile kibarca o tepsiyi reddederim. Nasıl peki ? Yapmamızı istedikleri hiç bir şeyi yapmayarak. Tv izlemeyi bıraktım mesela. Doğal olarak reklamları da. Yani reklamlar her yerde evet biliyorum. Tv de olmasa internette, orada olmasa dışarı da... Ama insan bir yerden başlayınca azaltmaya, bir süre sonra beyin unutuyor. Bir şeyle ne kadar alakadar olursanız hayatınız o yönde şekillenmeye başlıyor. Bunu olumluya ya da olumsuza çevirmekte kendi elinizde. Şimdiden kolay gelsin :)
Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim . Beğendiyseniz iki kere teşekkür ederim :) Bu konu gerçekten hassas bir konu. Bu yazıyı meslekteki arkadaşlarımıza ulaştırabildiginiz kadar ulaştırmanızı rica ediyorum sizden. Bişeyleri hiç bir şey yapmadan değiştiremeyiz unutmayalım.
→ Instagram hesabım için tıklayın,
→ Gastronomi bölümü dezavantajları
→ Duygu tuğcuya ait pandispanya tarifi için tıklayın
→ Gastronomi içerikli dergiler için tıklayın
→ Her şey iki yumurta ile başladı
→ Pastacılık ve şeker hamuru eğitim kampı
→Sizin sorduklarınız merak ettikleriniz
Instagraminiza ulaşamıyorum
YanıtlaSil